İzmir yüzyıl başında çok renkli, çok kültürlü bir kent örneğiydi. Farklı ulusal kimliklerin günlük yaşamı birlikte sürüşünün sıcak örnekleri sergileniyordu. Elbette çelişkilerden yoksun değildi bu ortak yaşam. Ama günümüz dünyasına çok ulusluluğun hoş anılı örnekleri sunuluyordu. Tıpkı bir zamanların Odesa'sı, İstanbul'u ya da Selanik'i gibi. İzmirli yazar Politis, özgün İzmir Rumcası ile kaleme aldığı kitabında kendi ulusunun politikacılarına da eleştiri oklarını yöneltmekten geri kalmıyor: 'Bu memleketin, bu güzel memleketin yakılıp yıkılmasına, kana bulanmasına sebep oldular. Sonunda felaket getirdiler ve insanları yerlerinden yurtlarından ettiler.' Akdenizlilerin sesini yansıtmaya çalışan Marenostrum dizimiz uzun yolculuğunda bu kez İzmir'in yitik dünyasından izlenimler sunuyor.
Su gibi okunan destansı anlatımı ile insanı içine çeken bir roman.20.Yüzyıl başı İzmir’ini,olayları,insanları ve toplumsal katmanları ile oya gibi işlemiş bir eser.Özellikle İzmir nostaljisi yaşamak isteyenlere öneririm…
O dönemin İzmir’ini, insan ilişkilerini, mekanlarını size, kendi gözlerinizle görüyormuşcasına anlatıyor yazar. Yunan edebiyatını severek okumama rağmen bu kitapta (Rumlar lehine) hafif bir politik dokunuş olduğunu da söylemek lazım.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Su gibi okunan destansı anlatımı ile insanı içine çeken bir roman.20.Yüzyıl başı İzmir’ini,olayları,insanları ve toplumsal katmanları ile oya gibi işlemiş bir eser.Özellikle İzmir nostaljisi yaşamak isteyenlere öneririm…
O dönemin İzmir’ini, insan ilişkilerini, mekanlarını size, kendi gözlerinizle görüyormuşcasına anlatıyor yazar. Yunan edebiyatını severek okumama rağmen bu kitapta (Rumlar lehine) hafif bir politik dokunuş olduğunu da söylemek lazım.