Merkeziyetçi politikalar, kentlerimizin yapılanmasındaki çarpıklığı standartlaştırdı. Bugün içinde yaşadığımız şehirleri paylaşamıyoruz, onları karşı sevgisiz yaklaşıyoruz, kentin yönetimine katılmakta isteksiz davranıyoruz. Şehirle orada yaşayan insan arasında hissi ve manevi bir bağ hemen hemen kalmadı. Gelecek nesillere gururla bırakabileceğimiz çok az eserimiz var, belki de hiç yok. Kentlerimizin kimliği olmadığı gibi, geleneksel kimliğini de koruyamadık. Yeni bir kent tasarımına ve etiğine ihtiyacımız olduğu kesin. Bir yandan insan-mekan ilişkisini yeniden tasarlamak zorunda olduğumuz gibi, diğer yandan da bireylerin bireylerle ve bireylerin yönetimlerle olan ilişkilerinde yeni değerler üretmek, mevcut güzel değerleri geliştirmek ve yaymak ihtiyacındayız.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)