İkinci Dünya Savaşından Sonra Türk-Sovyet ve Türk-Amerikan İlişkileri Üzerine Bir İncelemeMetin Toker’in bu eserinin kitap haline gelmeden önce olağanüstü bir kaderi oldu. Araştırma, Ankara Televizyonunda üç program halinde yayınlandı. Özü Milliyet gazetesinde bir ay süreyle tefrika edildi. Kitabın ilk baskısı yapılırken İngilizceye tercüme hakkı üzerinde bir yabancı yayınevi ile görüşmeler yapılıyordu ve bazı Amerikan üniversiteleri ayrı tekliflerde bulunuyordu.Bilgi Yayınevi, İkinci Dünya Savaşı sonunda dünya devi haline gelmiş Sovyetler’in baskısıyla köşeye sıkıştırılmaya çalışılan ve tüm baskılara direnen, bağımsızlığından ödün vermeyen Türkiye’nin o dönemdeki tüm adımlarını bir bir anlatan Türkiye Üzerinde 1945 Kâbusu’nun tam metnini, yeni baskısıyla okuyuculara sunuyor.
1945’te Türkiye’nin Sovyet Rusya ile yaşadığı kriz sürecini aktaran kitapta; tepeden tırnağa devlet adamlığının, liyakatli bir dışişleri ekibinin, ciddiyetin ve devlet aklının izleri görülüyor. Kriz yönetimini yapan ve tüm Sovyet baskısına rağmen bağımsızlığımızdan ödün vermeyen, kitapta adı geçen tüm devlet adamlarımızın, büyükelçilerimizin ve olayları titizlikle araştırarak ve bazen ilk ağızdan aldığı bilgilerle bugünlere taşıyacak değerli bir arşiv eseri bırakmış duayen gazeteci Metin Toker’in ruhları şad olsun.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
2.dünya savaşı sonrası Türkiye.konjektürü,ilişkileri,stratejisi,artı ve eksileri ile dönem siyaset sevenlere,kapsamlı bir çalışma.çok beğendim
Dışişleri bakanımız büyük iş çıkardı, üzerimizde ciddi baskı olduğu yılları İnönü’nün damadından okumak çok güzel.
Neden Batı Bloku na yaklaşıldı? sorusunun cevabını veren bir kaynak.
1945’te Türkiye’nin Sovyet Rusya ile yaşadığı kriz sürecini aktaran kitapta; tepeden tırnağa devlet adamlığının, liyakatli bir dışişleri ekibinin, ciddiyetin ve devlet aklının izleri görülüyor. Kriz yönetimini yapan ve tüm Sovyet baskısına rağmen bağımsızlığımızdan ödün vermeyen, kitapta adı geçen tüm devlet adamlarımızın, büyükelçilerimizin ve olayları titizlikle araştırarak ve bazen ilk ağızdan aldığı bilgilerle bugünlere taşıyacak değerli bir arşiv eseri bırakmış duayen gazeteci Metin Toker’in ruhları şad olsun.