Çağımızın önemli filozoflarından Baudrillard bu kitabında, çarpık tüketim anlayışını ele alıyor.Gerçek ihtiyaçlar ile sahte ihtiyaçlar arasındaki ayrımın ortadan kalktığı tüketim toplumunda birey tüketim mallarını satın almanın ve bunları sergilemenin toplumsal bir ayrıcalık ve prestij getirdiğine inanır. Böylece genel bir toplumsal farklılaşma mantığı ortaya çıkar. İhtiyaç artık bir nesneye duyulan ihtiyaçtan çok, bir farklılaşma ihtiyacıdır. Tüketici tek tek nesnelere değil, mal ve hizmetler sistemini bütünüyle satın almaya yönlendirilir; bu süreçte bir yandan kendini toplumsal olarak diğerlerinden ayırt ettiğine inanırken, bir yandan da tüketim toplumuyla bütünleşir. Dolayısıyla tüketmek birey için bir zorunluğa dönüşür. Bu anlamda tüketim bireyin özgür bir etkinliği değildir. İşte bu kuramsal tabanda, günlük alışverişten lüks tüketime, beden bakımından cinselliğe, reklamdan Pop Art’a ve bireylerin dinlenme biçimlerine kadar tüm yönleriyle tüketim toplumunu çözümlüyor Baudrillard. Bu aşırı emek ve tüketim baskısına muhalefetin beklenmedik biçimlerde, örneğin kronik yorgunluk ya da irrasyonel şiddet olarak ortaya çıktığını ve bu muhalefetin öngörülemeyecek yepyeni biçimler bulacağını da ekliyor.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Okunması gereken temel sosyal bilimler eserlerinden biri.
Baudrillard güçlü kalemi bu eserinde de karşımıza çıkıyor. Dili biraz ağır fakat okumaya değer..
Ah kapitalizm diyorum bu kitap için
kendi kendini tüketen toplum olmaktan kurtulamazsak ucunda olduğumuz uçuruma el sallamakla yetineceğiz..
Baudrillard, çok özel bir kalem toplum, yapılar akımlar üzerine özgün değerlendirmeleri var dili ağır olsa da tavsiye ederim