Hz. İmam Ali efendimiz: “İlim bir nokta idi cahiller onu çoğalttılar.” buyurmuştur. ” emri olup Rahman’ın nefesidir. Rahman’ın nefesi oluşu “kün” emriyle zuhura çıkan bizlerin ruhu oluşudur. İşte bu ruh, Muhammedî nurdur.Nokta, yaratılış hikmeti gereği, Rahman’ın nefesi oluşu ve bu nefesin, ruh; ruhun, Muhammedî nur olarak ilk yaratılandır, beyânı hakikat meydanında mânâ cihetiyle her an devamlılığı geçerli olan, Rahman’ın nefesinin yani Cenab-ı Allah’ın kendisini zikredişinin devamlılığıdır.Nokta, tâlibe telkin olunan zikir ile kendi aslında, bâtınında mevcut bulunanı, zâhir kıldığı aşktır.Nokta, Cenab-ı Allah’ın zatında bâtın iken zâhir olmamış hali ile zatında yokluktadır.Ruhumuz, noktanın bâtındaki hali; nefsimiz, noktanın zâhirdeki hâlidir.Nokta, sıfat olarak latiftir; yokluk hâlidir.Nokta, fiil olarak zâhirdir; varlık hâlidir.Nokta, cümle yaratılanın özü ve bâtınıdır. Noktayı, zâhir oluşu olan tafsilattaki eşya ile kıyaslamak ve kayıtlamak akıl ile noktayı anlamaya çalışmaktır.Eşya, noktadan var olmuştur. Noktanın özelliklerini ispat ederler; lâkin eşya fânidir, gelip geçicidir ve her eşya, noktanın hangi özelliğini ispat ediyorsa sadece o özellik kadardır, noktanın tümü değildir. Nokta eşyanın tümünün de üstündedir. Bu, Cenab-ı Allah’ın hiçbir surete benzememesi, lâkin tüm suretlerin ona benzemesidir. Noktayı bilmek ise ancak noktaya varanların, noktayı kendilerinde bilmesi ile mümkündür.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)