13. yüzyıldan başlayarak altı yüzyıl gibi uzun bir tarih içerisinde gelişerek devam eden Divan Edebiyatımızın ünlü şairlerinden biri de 18. yüzyılda yaşamış olan Sünbülzade Vehbi'dir. Bu çalışmada, devrin ilimlerine hakkıyla vakıf, Arapça ve Farsça'yı lugatlerini yazacak derecede bilen, başta kadılık olmak üzere birçok devlet hizmetinde bulunan ve III. Selim tarafından "Sultânü'ş-şuarâ" unvanıyla taltif edilmiş olan Sünbülzade Vehbi'nin hayatı, eserleri ve edebi şahsiyeti hakkında bilgiler verilerek, şairin dünyaya bakış tarzı ve o günkü toplum yaşayışını aksettiren yönlerine temas edilmiş ve tarafımızdan hazırlanan Doktora tezinde yer alan Divandan seçmeler yapılarak açıklamaları yapılmıştır...Süreyya Ali BeyzadeoğluBir nokta koyup mücrim ederler seni sonraEsrâr-ı kibâra sakın olma hele mahremSünbülzâde Vehbî
Sümbülzade Vehbi Efendi Divan edebiyatımızın en parlak ve en canlı simalarından birisi. Akıl almaz zekası ve zekasını şiirinde kullanış şekli ile gerçekten çok öenmli bir şahsiyet. Padiaşaha: “Sen her gece gelesin, ben Vehbi’ye veresin.Esselemü aleyküm ve aleykümüsselam.”beyitiyle bambaşka yollarda kendi izini takip ettiğini görüyoruz. Birçok şair gibi başkalarının izinden gitmek yerine, kendi izini bulup, onların üzerinden gitmeyi yeğleyen ender şahsiyetlerimizden birisi. Şiire hazeliyatı değil; zekayı ve muzipliği sokan büyük divancılardan biri. Yüzünüzde bir gülümseme bırakması dileğiyle…
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Sümbülzade Vehbi Efendi Divan edebiyatımızın en parlak ve en canlı simalarından birisi. Akıl almaz zekası ve zekasını şiirinde kullanış şekli ile gerçekten çok öenmli bir şahsiyet. Padiaşaha: “Sen her gece gelesin, ben Vehbi’ye veresin.Esselemü aleyküm ve aleykümüsselam.”beyitiyle bambaşka yollarda kendi izini takip ettiğini görüyoruz. Birçok şair gibi başkalarının izinden gitmek yerine, kendi izini bulup, onların üzerinden gitmeyi yeğleyen ender şahsiyetlerimizden birisi. Şiire hazeliyatı değil; zekayı ve muzipliği sokan büyük divancılardan biri. Yüzünüzde bir gülümseme bırakması dileğiyle…