Yüzbaşılar, yüzbaşılar;Tabur tabur karşılar.Yağmur yağar gündeşin,Yatan şehitleri karşılar.İbrişimin kozaları,Battın Avşar kazaları,Sarıkamış’ta kırıldı,Onca gülün tazeleri…“Sadece bir fikir olarak söylemek istediğim bir şey var; benim hayatımın bir döneminden yola çıkarak aklıma geldi. Aslında bir insanı çok seversiniz… Sevgi, saygı paylaşım vardır ama buna rağmen karşınızdaki insan size acı ve sıkıntıdan başka bir şey vermez ve bir gün artık öyle bir noktaya gelir ki içinizde öyle bir boşluk açılır ki artık o insanın varlığı bile o boşluğu dolduramaz…” Bu sözleri Zülküf öyle derinden hissetti ki bir an Lerzan’a duyduğu bu tutkunun da artık Lerzan’ın dışına çıktığını ve onun dışında geliştiğini, Lerzan onu gerçekten onun gibi tutkuyla sevse bile ya da sevmeye çalışsa bile artık birçok şeyi geri getiremeyeceğini de anladı. Lerzan’ın koşup ona gelmesi ve af dilemesi fazla bir şeyi değiştirmeyecekti, Zülküf bunun nasıl bir şey olduğunu tam olarak sözcüklere dökemese de böyle bir duygunun içerisindeydi. “Çok doğru!” dedi Zülküf, ona bakarak. “Aynen benim hissettiklerimi hissetmişsin sen de o zamanlarında! Bu öyle bir şeydir ki insan artık hiçbir şey yapamayacağını anlar ve bu boşluğuyla tutunmaya çalışır hayata; şu anda benim yaptığım gibi…”
Kitap Yorumları - (0 Yorum)