Şimdi önemli ve verimli bir zamanda yaşıyoruz, çünkü erkekler yaygın kültürün tayin ettiği yetişkin erkeklik imgelerinin eskidiğini iyice anladılar, artık bunlara güvenemiyorlar. Bir erkek otuz beş yaşına geldiğinde, lisedeyken kabul ettiği doğru erkek, sert erkek, gerçek erkek imgelerinin hayatta işe yaramadığını fark eder. Böyle bir erkek, bir erkeğin ne olduğu ya da ne olabildiğine ilişkin yeni görüşlere açıktır. Erkekliğe adım atma, dişiliğe adım atma ve insanlığa adım atma seremonileri vardır. Ben bu kitapta sadece erkekliğe adım atma seremonisinden söz ediyorum. Bu kitabın, erkekleri kadınların aleyhine çevirmeye veya yüzyıllar boyunca kadınların ve değerlerin baskı altında tutulmasına yol açan hükmedici tarza geri döndürmeye çabalamadığını açıklığa kavuşturmak istiyorum. Bu kitaptaki düşünce, kadın hareketine bir meydan okuma oluşturmuyor. İki hareket birbiriyle ilgilidir, fakat her biri ayrı bir programda hareket eder. Sanayi Devrimi'nin başlamasından bu yana erkeklerin içindeki keder durmadan artmaktadır ve şimdi bu keder boş verilemeyecek bir derinliğe ulaşmıştır.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)