TÜRKİYE'DE BİR İLK: TAMAMEN YASAL ÜCRETSİZ PDF KİTAP ARŞİVİ
%100 Yasal • Hızlı Erişim • Telifsiz Eserler
Türkiye’nin tamamen yasal ve ücretsiz e-kitap kütüphanesi; roman, deneme, kişisel gelişim gibi pek çok kategorideki eseri tek çatı altında sunar. Kitapları doğrudan tarayıcınızda çevrimiçi okuyabilir veya tek tıkla PDF formatında indirerek çevrimdışı keyfini çıkarabilirsiniz. "Popüler", "En Çok İndirilenler" ve "Yeni Eklenenler" sekmeleri ile zengin kategori-yazar listeleri, aradığınız başlığa saniyeler içinde ulaşmanızı kolaylaştırır. Opsiyonel kayıt/giriş sistemi ise okuma geçmişinizi saklar ve favori eserlerinize hızlı erişim sunar.
Soru; burası neresi? Anadolu’nun kuzey batı kesiminde, Antik Devir’de tarihçi Homeros’un İlyada destanında Paplagonya olarak geçmektedir. Yörede sırası ile Hititler, Frigler, dolaylı yoldan Lidyalılar, Persler, Helenistik Krallıklar (Pondlar), Romalılar, Selçuklular, Çobanoğulları, Candaroğulları ve Osmanlılar egemenlik kurmuşlardır. Geleneksel Türk toplum yaşantısının tüm özelliklerini yansıtan ve uzun tarihi geçmişinde yarattığı kültürel mirası çevresel dokusu içinde koruyan örnek bir kenttir. Sahip olduğu zengin kültürel mirası kent ölçeğinde korumadaki başarısı onu “Dünya Kenti” ününe kavuşturmuş ve UNESCO tarafından “Dünya Miras Listesi”ne alınmıştır. Cevap: Safranbolu.. Reha Günay’ın kaleme aldığı Safranbolu Evleri, yüzlerce yıllık bir süreçte oluşan Türk kent kültürünün günümüzde yaşamaya devam eden en önemli yapı taşlarından olan Safranbolu evlerini dünü ve bugünüyle anlatan oldukça değerli bir çalışma. Bu çalışmasında yazar; Safranbolu’yu ve evlerini hiçbir eksik bırakmadan anlatma yoluna gidiyor, üstelik bunca bilgiyi olabildiğince alımlı Safranbolu fotoğrafları ile süsleyerek. Kitap, Safranbolu’nun coğrafyasından başlayarak; yöreyi biçimlendiren tarihi etkenler, yöre insanının yaşama biçimi, Safranbolu evlerinin çevresi ve mimarisi, tasarım yöntemi, dış etkenlere karşı biçimlenmesi, malzeme hazırlanması ve yapım yöntemleri, bezeme ve son olarak da yaşam biçiminin değişimine kadar Safranbolu ile ilgili meraklısını doyuracak türden bir kaynak olarak karşımıza çıkıyor. Örneğin yöre insanının yemek yeme kültürüyle ilgili bir fikriniz yoksa sizi birkaç ipucuyla şaşırtalım: “Yemek, üzerinde yenilebilen her alanda yenilebilir. Aile çoğunlukla yemeği aşevinde yer. Konuklara yemek, konuk kabul odasında verilir. Kalabalık toplantılarda yemek çardakta yenir. Toplantılarda kadınlar ve erkekler ayrı ayrı yemek yerler. (…) Yemek sahanı, sofranın ortasına konur ve tek kaptan elle yenir. Herkese peşkir verilir. Bazen uzun bir peşkir sofrayı dolanarak herkesin dizini örter. Çorba, pilav ve hoşaf için kaşık kullanılır. Çatal ve bıçak kullanılmaz.” Günay, kitabında ‘Safranbolu Evleri’ üzerine yaptığı araştırma sonunda, bir evden bir felsefeye yolculuğun mesajını, bugün neredeyse yok olmaya yüz tutmuş bir bakış açısını dile getiriyor. Ona göre Safrabolu Evleri insanların mutluluğu ve rahatı için tasarlanmıştır, dolayısıyla her şey insan içindir.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Soru; burası neresi? Anadolu’nun kuzey batı kesiminde, Antik Devir’de tarihçi Homeros’un İlyada destanında Paplagonya olarak geçmektedir. Yörede sırası ile Hititler, Frigler, dolaylı yoldan Lidyalılar, Persler, Helenistik Krallıklar (Pondlar), Romalılar, Selçuklular, Çobanoğulları, Candaroğulları ve Osmanlılar egemenlik kurmuşlardır. Geleneksel Türk toplum yaşantısının tüm özelliklerini yansıtan ve uzun tarihi geçmişinde yarattığı kültürel mirası çevresel dokusu içinde koruyan örnek bir kenttir. Sahip olduğu zengin kültürel mirası kent ölçeğinde korumadaki başarısı onu “Dünya Kenti” ününe kavuşturmuş ve UNESCO tarafından “Dünya Miras Listesi”ne alınmıştır. Cevap: Safranbolu.. Reha Günay’ın kaleme aldığı Safranbolu Evleri, yüzlerce yıllık bir süreçte oluşan Türk kent kültürünün günümüzde yaşamaya devam eden en önemli yapı taşlarından olan Safranbolu evlerini dünü ve bugünüyle anlatan oldukça değerli bir çalışma. Bu çalışmasında yazar; Safranbolu’yu ve evlerini hiçbir eksik bırakmadan anlatma yoluna gidiyor, üstelik bunca bilgiyi olabildiğince alımlı Safranbolu fotoğrafları ile süsleyerek. Kitap, Safranbolu’nun coğrafyasından başlayarak; yöreyi biçimlendiren tarihi etkenler, yöre insanının yaşama biçimi, Safranbolu evlerinin çevresi ve mimarisi, tasarım yöntemi, dış etkenlere karşı biçimlenmesi, malzeme hazırlanması ve yapım yöntemleri, bezeme ve son olarak da yaşam biçiminin değişimine kadar Safranbolu ile ilgili meraklısını doyuracak türden bir kaynak olarak karşımıza çıkıyor. Örneğin yöre insanının yemek yeme kültürüyle ilgili bir fikriniz yoksa sizi birkaç ipucuyla şaşırtalım: “Yemek, üzerinde yenilebilen her alanda yenilebilir. Aile çoğunlukla yemeği aşevinde yer. Konuklara yemek, konuk kabul odasında verilir. Kalabalık toplantılarda yemek çardakta yenir. Toplantılarda kadınlar ve erkekler ayrı ayrı yemek yerler. (…) Yemek sahanı, sofranın ortasına konur ve tek kaptan elle yenir. Herkese peşkir verilir. Bazen uzun bir peşkir sofrayı dolanarak herkesin dizini örter. Çorba, pilav ve hoşaf için kaşık kullanılır. Çatal ve bıçak kullanılmaz.” Günay, kitabında ‘Safranbolu Evleri’ üzerine yaptığı araştırma sonunda, bir evden bir felsefeye yolculuğun mesajını, bugün neredeyse yok olmaya yüz tutmuş bir bakış açısını dile getiriyor. Ona göre Safrabolu Evleri insanların mutluluğu ve rahatı için tasarlanmıştır, dolayısıyla her şey insan içindir.