Rüzgarı Seven Çocuklar Efkere Işıklarını Kapatırken
Tanıtım Bülteni
Hayrettin; taştan, topraktan, ağaçtan, sudan, pırasadan, kabaktan… velhasıl her bir şeyden oyun ve oyuncak üretebilirdi.
Bir keresinde, ortalarından yarıp içlerini boşalttığı ceviz kabuklarını kayısı gıcılarından ürettiği tutunma kabiliyeti yüksek reçinelerle Tekir’in patiklerine yapıştırarak kurduğu oyundu.
Tırnakları devre dışı bırakılan kedinin; taş zemin üzerindeki aczini, ayakları arasındaki mesafeyi küçültüp sırtını kambur ederek boyunu yükselten kaygan duruşunu ve küçük adımlı tedirgin yürüyüşünü herkes kafasına göre bir şeylere benzetmiş ve o nasıl bir şeyse en çok da ‘’Yahu bu yüksek topuk giymiş Ermeni karıları gibi yürüyor.’’ Benzetmesine gülünmüştü.
samimiyetle yazılmış bir belgesel roman. Bence çok iyi bir film hatta dizi olabilir. Sani Yalçın’ın ikinci kitabını sabırsızlıkla bekliyoruz. Efkere de bekliyor.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
samimiyetle yazılmış bir belgesel roman. Bence çok iyi bir film hatta dizi olabilir. Sani Yalçın’ın ikinci kitabını sabırsızlıkla bekliyoruz. Efkere de bekliyor.