İnsan denen yaratık dünya kurulduğundan beri ölüyor, öldürüyor. Kendi kanıyla besleniyor. Habil ile kabilden beri kan hiç durmadı. Mızrak yaptı öldürdü, ok attı öldürdü, kılıçtan geçirdi öldürdü, barutu buldu, silahı yaptı öldürdü, yetmedi atom bombası yaptı, tüm canlıları öldürdü. Neden bu hırs; neydi bu kazanma arzusu. Bu silahı, kılıcı mızrağı kimler icat etti. Bunlara harcayacağı emeği insanlara sevgiyi anlatmak için kullanamazlar mıydı? Paylaşamayıp da silaha sarıldıkları şey ne? İnsan hayatından daha mı değerli ki karşısındakinin en kıymetlisi yaşam hakkını elinden almaya kadar varıyor. Bu cinayetlerden de, havaya ateş açan insanlardan da, dünyadaki kan ve gözyaşından da hepimiz sorumluyuz. Sadece konuştuk ve günah çıkarttık. Hep lafta kaldı hepimiz kardeşiz demeçleri...Kimisi erkeklik gösterisi, kimisi kendini güvende hissetmek, kimisi kendini savunmak, kimisi saldırmak için silah sahibi oluyor. Her ne sebep ile olursa olsun beline taktığın o silah bir gün patlar. Çıkan o mermi iki hayat söndürür. İlk sönen hayatta seninkisi olur.
Bireysel silahlanmaya karşı yazılmış bir kitap. Belki de gerçek bir olay hikayelestirilmistir gerçi bunun bir önemi de yok..zaten hemen hemen her gün bu ve buna benzer olaylara TV ve gazetelerde rast geliyoruz. Kendini bilmez birinin belinde ki silahı alıp havaya rast gele ateş etmesi sonucu bir çok hayatlar sönüyor.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
hikaye içeriği basit ama verdiği duygu ve düşünce harika
İyi niyetle yazılmış, dili akıcı ancak edebi yanı vasat bir eser olmuş.
Bireysel silahlanmaya bir kez daha dikkat çeken, gözlerinizi yaşartan kısa soluklu bir öykü
Bireysel silahlanmaya karşı yazılmış bir kitap. Belki de gerçek bir olay hikayelestirilmistir gerçi bunun bir önemi de yok..zaten hemen hemen her gün bu ve buna benzer olaylara TV ve gazetelerde rast geliyoruz. Kendini bilmez birinin belinde ki silahı alıp havaya rast gele ateş etmesi sonucu bir çok hayatlar sönüyor.
Bireysel silahlanma, toplum içinde zaten sorunlu insanlara, fazladan özgüven katıyor…
Bireysel silahlanmayı, daha bebek denilecek yaşta çocuklarımızın eline tutuşturduğumuz oyuncaklarla başlatıyoruz aslında…
Bireysel silahlanmaya bir kez daha dikkat çeken, gözlerinizi yaşartan kısa soluklu bir öykü…