Müslümanlar şimdi kendi İslami miraslarına yönelik tamamen kendilerinen ait bir yaklaşım geliştirmek mecburiyetindedirler. Müslümanlar herşeyden önce yöneticilerinin faziletli olmaları gerektiği fikrinden vazgeçmelidirler. İslami hükümet fikrini destekleyen herkes bir erdem misali değildir ve İslam tarihi çoğunlukla, Allah adına yönetme iddiasındaki külhanbeylerin tarihidir. İslami bir bölge, birarada ancak bağımsız toplumların idaresinde çoğulcu bir devlet tarafından yönetilmelidir. Bu devleti, anayasa değil bir sözleşme idare etmelidir. Sahifet ül-Medineye benzer bir tarzda, bu sözleşmeler birarada varolabilmeyi garanti altına alacak bir şekilde hak ve vazifeleri tespit etmelidir. Devlet kavramıyla günlük hayatlarında haşır neşir olanlar, diplomatlar, politikacılar ve sosyalbilimciler için okunması gereken bir eser.
Abdulvahhab El-Efendi, bu kitabında modern anlamıyla devlet tartışmalarını tarihsel açıdan ele alıyor. İbn’i Haldun, Hobbes, Hegel ve Marks açısından devletin tanımlarına değiniyor.Yazar ikinci bölümde, İslam tarihinin premodern döneminde siyaseti, güc kullanımını kurumsal ve teorik açıdan inceliyor. Son üç bölümde ise yirminci yüzyılda başlayan İslam Devleti tartışmalarını, modern İslamcı hareketleri ve ideolojilerini, radikal düşüncenin kökenlerini, uluslararası arenada Müslümanların konumlarını yorumluyor. Kesinlikle okunması gerekir.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
İslam Siyaset teorisi konusuyla ilgilenen kişilerin okumasında fayda görüyorum.
Abdulvahhab El-Efendi, bu kitabında modern anlamıyla devlet tartışmalarını tarihsel açıdan ele alıyor. İbn’i Haldun, Hobbes, Hegel ve Marks açısından devletin tanımlarına değiniyor.Yazar ikinci bölümde, İslam tarihinin premodern döneminde siyaseti, güc kullanımını kurumsal ve teorik açıdan inceliyor. Son üç bölümde ise yirminci yüzyılda başlayan İslam Devleti tartışmalarını, modern İslamcı hareketleri ve ideolojilerini, radikal düşüncenin kökenlerini, uluslararası arenada Müslümanların konumlarını yorumluyor. Kesinlikle okunması gerekir.