“Artık sevdiğine kavuşamayan kimse yok mu ki türküsü yakılmıyor? Artık ölümden şikâyet eden kimse mi yok ki ölüme türkü yakılmıyor? Ölümlere o kadar alıştık ki bunun artık mümkünü yok. Nâzım; “en fazla bir yıl sürer yirminci asırlarda ölüm acısı” diyordu. Biz yirmi birinci asırlıyız ve her gün çocuk ölümleri görmeye alıştık.” Raşit Ulaş, Metrobüs, Domates ve Ev Kirası adlı kitabında Türkiye’yi, sevdayı, sokağı, çocuk olmayı, geçim sıkıntısını konu ediyor; kısacası yirmi birinci yüzyıl Türkiye’sinde nasıl “insan” olarak kalınabileceğinin yollarını şairane bir tavırla arıyor.
Ben;kitaba adını veren metrobüs, domates ve ev kirası yazısını okuduktan sonra kitabı almaya karar vermiştim. dürüst olmak gerekirse beklentilerimi tamamen karşılamadı.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Büyük bir dalgınlıkla şiir kitabı zannederek aldım. Olsun Raşit abi okunur 🙂
yazarın özellikle bazı olaylara karşı bakış açısı çok güzel ve ayarında
Ben;kitaba adını veren metrobüs, domates ve ev kirası yazısını okuduktan sonra kitabı almaya karar vermiştim. dürüst olmak gerekirse beklentilerimi tamamen karşılamadı.
Bu kadar her şeyi romantize eden yazarlardan hoşlanmıyorum. Çok hevesle almıştım ama bitiremedim bile maalesef.
haklı olduğumuz davalarda bizi haklı çıkaran şahane bir eser