1917 Ekim Devrimi ile kurulan Sovyetler Birliği, yaşamın her alanında “insanı” merkeze yerleştirmişti. Eğitimde, sanatta, bilimde, sporda ve toplumsal üretimde olduğu gibi sağlık alanında da bu anlayış hakimdi. Devrim’in hemen ertesinde sağlık hizmetleri toplumun bütününün yararını gözetecek şekilde örgütlenmeye başlamıştır.Hastalıkları kişilerin bireysel sorunu olarak ele alan kapitalist tıp, her türlü teknolojik ilerlemeye rağmen sağlığı insanların içinde yaşadığı toplumun yönetim biçiminden, sosyal politikalarından, kültürel değerlerinden, gelir ve eğitim düzeyinden, beslenme, barınma, sosyal sınıf, çalışma ve çevre koşullarından azade bir şekilde ele aldığı için tek tek insanları tedavi etse bile toplumsal bir “iyilik hali” sunamamaktadır.Elinizdeki kitap “Kızıl Tıp” Sovyetler Birliği’nin ilk yıllarında toplumcu tıp anlayışı ile yeniden örgütlenen sağlık hizmetleri deneyimini ayrıntılarıyla ele almaktadır.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)