Varlık meselesi Antikçağ’dan itibaren tartışılagelen kapsamlı konulardan biridir. İslam dünyasında felsefe eserlerinin tercüme edilmeye başlanmasıyla varlığa dair meselelerle karşılaşan ilk dönem İslâm kelâmcıları bu meseleleri gündemlerine almışlardır. Fahreddîn er-Râzî, büyük oranda İbn Sîna’nın varlık anlayışını kelâmın meseleleri arasına alarak varlığı kelâm ilminin mesâili arasına dâhil etmiştir.Gazzâlî ile başlayan felsefîleşmiş kelâm anlayışının önemli simalarından biri olan Kâdî Beyzâvî de Râzî’nin benimsediği usulü takip etmekle beraber varlık konularını sistematize etmiş; kitabında uyguladığı şablon kendinden sonraki literatürü etkileyerek felsefî kelâmın gelişmesine katkı sağlamıştır. Öyle ki Beyzâvî’nin oluşturduğu sistematik kelâm şablonu Adüdüdddîn el-Îcî, Sâdeddîn et-Teftâzâni ve Seyyîd Şerif el-Cürcânî gibi kelâmcılar tarafından kabul görmüştür.Bir Eş‘arî olan Kâdî Beyzâvî’nin felsefî kelam döneminde mensubu olduğu ekolün üzerinde ittifak ettiği ortak bir varlık anlayışını tek başına temsil ettiği tabi ki söylenemez. Fakat mezkûr dönem ve kendisinin ekol içerisindeki etkisi dikkate alındığında,- Beyzâvî’nin varlık meseleleriyle alakalı görüşlerini merkeze alarak yapmış olduğumuz bu çalışma hem kendisinin hem de o dönemdeki ekollerin varlık hakkındaki görüşlerinin ortaya çıkmasında okuyucuya belli ölçüde bir fikir verecektir.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)