Roma, Bizans ve Osmanlı… Bu üç büyük uygarlık, insanlık tarihinin en çarpıcı öyküsünü İstanbul’da sergiledi. İnsanı tanrıların gölgesinde bırakan Roma paganizmi, Bizans’ın siyasi kimliğe bürünmüş ortodoksluğu ve kendi içine kapanmış mistizmi ile Osmanlı, birbirlerinden devşirdikleri kültür mirası üzerinde İstanbul’u yarattılar. İstanbul, bu uygarlıkların iç içe, yan yana durdukları,kimi zaman aynı hayat gerçeklerini paylaştıları, kimi zaman da farklı yönlere uzanarak kendi özgün kişiliklerini tarihe kabul ettirdikleri bir kentin adı oldu.İstanbul Tarihsel Topografyası, tarihöncesinden başlayıp antik yerleşimlere ve buradan da Bizans’ı bütünüyle kuşatarak Osmanlı’ya ulaşan bir zaman dilimi içinde, kentin mimari dokusunu yapı örnekleri üzerinde durarak araştırmakta. Roma tapınak kalıntıları, Bizans sarayları, kiliseleri, surları, sarnıçları ve Osmanlı mimarisinin Klasik Dönem sonuna kadar ortaya koyduğu bütün yapı envanteri, tek tek ele alınmak suretiyle kentin fiziksel değişimi gözler önüne seriliyor. Metni destekleyen yüzlerce harita, gravür ve fotoğraf ile ayrıca ek olarak verilen 1/10.000 ölçekli topografik plan, İstanbul’u bir dünya kenti yapan kültür mirasınıtüm çarpıcılığıyla ortaya koyuyor.İstanbul’un Tarihsel Topografyası, bu imparatorluklar başkenti için bugüne kadar yapılmış en kapsamlı çalışmadır…


Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Alanın bana göre en iyi çalışması. Hem Bizans hem Osmanlı dönemlerini kapsaması, mimarinin hemen her alanını (kilise, cami, saray, sarnıç, sur, kemer vs.) içine alması ve doyurucu bilgileri ile örnek bir çalışma. Kesinlikle tavsiye ederim.
Sanat tarihi okuyan biri olarak özellikle mimari alanda kendini geliştirmek isteyenler için güzel bir kitap.
Çok çok başarılı bir kılavuz kitap. Sadece mimarlar, şehirciler ve sanat tarihçileri için değil, İstanbul’un tarihine merak duyan herkesin okuması gereken bir eser. Harita eki ise tam çerçeveletip duvara asmalık: Türk – Bizans ve Erken Roma eserlerini konumlayabiliyor. Tüm bunlara, Wolfgang Müller-Wiener’in 90’larda İstanbul’da bir trafik kazasında hayatını kaybettiği gerçeği de eklenince, insan böyle bir eseri üzülerek okuyor.
İstanbul’daki mimari yapıları anlamak için önemli bir kaynak.
Sanat tarihçileri (özellikle bizans yada osmanlı çalışan) ve sanat tarihi öğrencileri için mükemmel bir kaynak. Ayrıca kitabın içinde bulunan harita mükemmel