Zaman makinesi son durağında! Kemerinizi çözün. Ayağa kalkın ve dans etmeye başlayın. Çünkü bu durağın adı "İstanbul Twist!"İstanbul’un dans ettiği, dans etmeyenlerin dans edenlere dudak büktüğü, bazılarının caz kulüplerini doldurduğu, bazılarının "caz yapmayın!" dediği günlere götürüyor Gökhan Akçura bizi. Zaman makinesi dizisinin son kitabında, İstanbul’un eğlendiği günleri okuyacağız. Tabii bazen gülerek, bazen esef ederek. Ama hiç canımız sıkılmayacak. Çünkü her şey hareket halinde bu kitapta.Zaman Makinesi’nin ilk durağında "Aya Seyehat" ettik. İkincisinde "Hamini Gırtlak" deyip yiyip içtik. Üçüncüsünde ise "İstanbul Twist" deyip hoplayıp zıplayacağız.
Yirmi birinci yüzyılda, iyiliklerin dünyayı kasıp kavurması mümkün olamıyor. Avrupa, Amerika ve Asya’nın en son ne zaman birlikte aynı şarkıyı söylediğini ya da aynı dansı ettiğini söylemeye kalksak, en azından bir otuz yıl kadar geriye gitmemiz gerekiyor. Artık yalnızca savaş ve kriz dönemlerinde hep birlikte kasılan dünya, bu sürecin sonunda yaşanan kavrulmadan da nasibini acı, yoksulluk ve türlü kayıplar olarak alıyor.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Kitap için beklentim daha fazlaydı yine nostalji severlerin keyif alacağı bir çalışma.
Yirmi birinci yüzyılda, iyiliklerin dünyayı kasıp kavurması mümkün olamıyor. Avrupa, Amerika ve Asya’nın en son ne zaman birlikte aynı şarkıyı söylediğini ya da aynı dansı ettiğini söylemeye kalksak, en azından bir otuz yıl kadar geriye gitmemiz gerekiyor. Artık yalnızca savaş ve kriz dönemlerinde hep birlikte kasılan dünya, bu sürecin sonunda yaşanan kavrulmadan da nasibini acı, yoksulluk ve türlü kayıplar olarak alıyor.