Ankara’nın ayazında bir Zemheri...Zıtlıkların çocuğu.Arafta kalmış ve sıkışmış insanların arasında.Yaşamı soruyor tanrılara.Ölümün ardındaki çizgiyi arıyor. Kâh Himalayalara tırmanıyor,kâh Ganj kıyılarında, elinde bir avuç su... “Hadi göster bana,insanoğlunun kirletmediği dar sokakları.Ruhlarımızı satmadığımız bir yer ver bana.” Güneşi yakan ateş...Zamanı donduran boşluk... İnsan, gözbebeklerini kavursa da parıltısı,ölümüne istiyor gerçekliği. İnsan ile Ka, modern bir Musa hikâyesi...
Zemheri, aklı cevapsız sorularla dolu bir genç. Bunları kâğıda dökmeye karar veriyor. Kendini İnsan, soruları yönelttiği varlığı Ka olarak isimlendiriyor. Ara sıra bu yazdıklarını okuyarak ilerleyen dönemde yeni öğrendikleriyle sorularına yanıt bulmayı amaçlıyor. Kitabının arasına koyduğu bu kâğıdı kaybediyor. Düşürdüğünü sandığı yerleri ararken de bir sürprizle karşılaşıyor..
Hikayenin hem felsefi boyutu hem de gezi programı tadı var.
Benim gibi Ankara’yı pek bilmeyen birine gidip görmen gerekiyor dedirttiği müze ve mekanlar var.
Kısa bir hikaye, çok akıcı, 2-3 saatte bir solukta okuyabilirsiniz.
Çok keyifli..
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Zemheri, aklı cevapsız sorularla dolu bir genç. Bunları kâğıda dökmeye karar veriyor. Kendini İnsan, soruları yönelttiği varlığı Ka olarak isimlendiriyor. Ara sıra bu yazdıklarını okuyarak ilerleyen dönemde yeni öğrendikleriyle sorularına yanıt bulmayı amaçlıyor. Kitabının arasına koyduğu bu kâğıdı kaybediyor. Düşürdüğünü sandığı yerleri ararken de bir sürprizle karşılaşıyor..
Hikayenin hem felsefi boyutu hem de gezi programı tadı var.
Benim gibi Ankara’yı pek bilmeyen birine gidip görmen gerekiyor dedirttiği müze ve mekanlar var.
Kısa bir hikaye, çok akıcı, 2-3 saatte bir solukta okuyabilirsiniz.
Çok keyifli..