İkinci dünya savaşından sonra hız kazanan seyahatlerin sayısı zaman içinde milyonlarla anılmaya başlamış ve başta Batı Avrupa ülke vatandaşları ile Amerikalılar olmak üzere birçok ülkenin vatandaşı turistik seyahatlerin öznesi, bu ülkeler ise pazar olmaya başlamıştır. Bu bağlamda, 1990’lı yıllardan sonra, Dünya Turizm Örgütü turistik seyahatlere katılanların sayısının ne zaman bir milyara ulaşacağına yönelik tahminlerde bulunmaya başlamıştır. Bugün, turistik seyahatlere katılanların sayısı bir milyarı aşmış ve Türkiye de dâhil olmak üzere turist çeken birçok ülke kitle turizminin sorunları ile karşı karşıya kalmıştır. Bu bağlamda kitle turizmi, uzunca zamandır çok sayıda araştırmacı tarafından tanımlanmaya çalışılan ciddi sorunları da beraberinde getirmiştir. Barcelona gibi şehirlerde yerli halkın son birkaç yıldır özel/yerel yaşam alanlarının daralması ve fiyatlardaki artış gibi nedenlerle turizm karşıtı eylemler yapması bu sorunun boyutunu gözler önüne sermektedir. Görüleceği üzere turizm sorunları, hem akademisyenlerin ve sektördeki uygulamacıların hem de bu hareketlilikte ev sahibi veya ziyaretçi konumunda olan herkesin gündemini meşgul eden bir konuya dönüşmüştür. Dolayısıyla, turizmin sorunları üzerine yapılan araştırmaların sayısında yaşanan artışı, birçok üniversitenin turizm programlarında okutulan “güncel turizm sorunları” isimli dersler takip etmeye başlamıştır.