Fatih Duman’ın sevilen romanı ENE, 100. baskısına özel tasarımıyla… Bir ses var insanın içinde... Hiç susmayan, hep konuşan... Şimdi sus ve kendini dinle kâri. Dinle ki hâlâ sesler geliyor içinden. Sussan da susamıyorsun. Durduramıyorsun içinden gelen bu sesi. İsmine “nefs” diyorlar. Diler misin bu kez biz konuşalım o içimizdeki nefsle? Aşk diyarına Hüdâyî kapısından girip nefs ile cenk edelim ister misin? Şimdi nefsinle konuşacağın bir hikâye anlatacağım sana kâri. Nefsinin konuşacağı bir hikâye... Sen de ki “hayal,” ben diyeyim ki “muhal, imkânsız.” Lakin şunu bil; ben inandım ki içimize bunları düşüren dahi nefsimizdir. Bizi durduran ve kandıran da nefsimizdir. Ve hatta şu anda içinde bir ses varsa ve “Okuma bu kitabı, bırak” diyorsa sana, inan ki o da nefsinin sesidir. Hem her kitap bir kişi için yazılır kâri. Belki de bu kitap yalnızca senin için yazılmıştır...
O kadar sevilmiş ki ciltli olarak çıkartmışlar.. Kulluğuma insanlığıma birşeyler katan farklı pencereler açan kitapları severim hissederek aldığım nadir kitaplardan
Yazar bu kitabında aziz Mahmut Hüdai hazretlerinin nefsiyle olan mücadelesini, hayatını nefsin kendi ağzından anlatıyor. Bursa da kadılık yaparken bir davadan çok etkileniyor ve bu vesileyle Muhammed Üftade hazretleriyle tanışıyor, ona talebe olmak istiyor ancak Üftade hz. buranın yokluk kapısı olduğunu varlık ile gelinemeyeceğini söylüyor. Bunun üzerine makamı, mevkiyi parayı bırakıp tekrar geliyor ve nefsini yormak için kimi zaman ciğer satıyor kimi zaman sakalıyla abdesthaneyi temizliyor hocasının yardımı ve Allahın inayetiyle nefsi emmareden(1. mertebe)nefsi kamileye(7. mertebe) kadar çıkıyor. Hiç bitmesin istedim çok güzel bir kitaptı. Aklımda kalan bir kaç cümle:
“Allah için yaptığın letafet, nefsin için yaptığın felakettir.”
“… aslında doğduğun gün öldün ve öldüğün gün doğacaksın.”
” Olmaz deme, o da olur ”
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
O kadar sevilmiş ki ciltli olarak çıkartmışlar.. Kulluğuma insanlığıma birşeyler katan farklı pencereler açan kitapları severim hissederek aldığım nadir kitaplardan
fatih dumanı herkese severek tavsiye ederim.
Begendigim kitaplar arasinda yerini aldi
Yazar bu kitabında aziz Mahmut Hüdai hazretlerinin nefsiyle olan mücadelesini, hayatını nefsin kendi ağzından anlatıyor. Bursa da kadılık yaparken bir davadan çok etkileniyor ve bu vesileyle Muhammed Üftade hazretleriyle tanışıyor, ona talebe olmak istiyor ancak Üftade hz. buranın yokluk kapısı olduğunu varlık ile gelinemeyeceğini söylüyor. Bunun üzerine makamı, mevkiyi parayı bırakıp tekrar geliyor ve nefsini yormak için kimi zaman ciğer satıyor kimi zaman sakalıyla abdesthaneyi temizliyor hocasının yardımı ve Allahın inayetiyle nefsi emmareden(1. mertebe)nefsi kamileye(7. mertebe) kadar çıkıyor. Hiç bitmesin istedim çok güzel bir kitaptı. Aklımda kalan bir kaç cümle:
“Allah için yaptığın letafet, nefsin için yaptığın felakettir.”
“… aslında doğduğun gün öldün ve öldüğün gün doğacaksın.”
” Olmaz deme, o da olur ”
Zaten okumuştum kitabı ki fatih duman hayranıyım yeni basım ve imzalı diye aldım ..