Yer sofrasında içtikleri tarhana çorbasının birlikte içtikleri son çorba olduğunu hepsi de biliyordu. Belki bir iki kaşık almışlar, ardını hiç biri getirememişti. Huriye Gelin eğreti oturmuş, lokmaları boğazında düğümleniyor, bir türlü yutamıyordu. Daha fazla direnemedi. Kalktı. Kendini çardağa dar attı. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Nefise Ana kendini güçlükle tutmuştu. Huriye Gelininin hıçkırıklarıyla kendini bırakıverdi. Mehmet Efendi ise için için ağlıyordu. Satı suskundu. Tahta kaşığını birkaç kez çorbaya salladı. Dahası içinden gelmiyordu. Usulcana kalktı odasına geçti. Peşinden kapı aralandı. Baktı Gelen Huriye Gelindi. Akşam Nefise Ana'nın sandıktan çıkarıp verdiği pohçayı dört köşesinden titizlikle açtı. Satı'ya içlik, yün çorabı, fanila ne varsa verdi. Giyinsin istedi. Bir çift söz etmek geçti içinden edemedi çardağa çıktı.Satı giyitlerini üstüne geçirmeden sabah namazı abdestini almaya çardağa çıktı. Nefise Kadın, cümle kapısı ardına hazırladığı torbayı bıraktı. Huriye Gelin ne yaptığını bilemez halde çardakta gezinip duruyordu.Mehmet Efendi camide kılacakları sabah namazı için abdestini almış, hazırlanıyordu .Odaya giren Nefise Kadın'a sordu "Satı hazırlandı mı?" Nefise Kadın usulcana odadan çıktı. Satıların odasına girdi. Satı, Huriye Gelin'e sarılmış, gözyaşlarıyla vedalaşıyordu. (1915)Daha önce Panayır Zamanı, Güz Tutulmaları adlı öykü kitapları yayımlanan Mümtaz Tiftik, bireyin yaşamında derin izler bırakan sevinç ve hüzünleri, içten ve yalın bir dille anlatıyor. Belki de bu anlatı dünyasında sizler, kendi sesinizi bulacaksınız.
Düş İkindileri severek okuduğum bir kitap oldu. İçinde 5 farklı öykü var. Yazarın dili çok samimi, akıcı. Birkaç cümle okuduğunda hikayenin içinde buluveriyor insan kendisini. Anadoludaki yaşanmışlıkları, küçük mahalleleri, o dönemin insanlarını tanıtıyor okuyucusuna. Kitabın hoşuma giden diğer bir yönü ise hikayelerin, alışılagelenin dışında betimlemelerle, yöresel kelimeler ve söylemlerle harmanlanmış olması. Okumanızı tavsiye ederim.
Beş uzun öykünün toplamından oluşan kitap, kırsal kesimde yaşanan olayları tarihsel bir süreçte ortaya çıkarıyor. Hele sarı öküz 1915 adlı öyküyü senaryo arayan ve Çanakkale ile ilgili ciddi film yapmak isteyen yapımcılara şiddetle öneririm…
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Düş İkindileri severek okuduğum bir kitap oldu. İçinde 5 farklı öykü var. Yazarın dili çok samimi, akıcı. Birkaç cümle okuduğunda hikayenin içinde buluveriyor insan kendisini. Anadoludaki yaşanmışlıkları, küçük mahalleleri, o dönemin insanlarını tanıtıyor okuyucusuna. Kitabın hoşuma giden diğer bir yönü ise hikayelerin, alışılagelenin dışında betimlemelerle, yöresel kelimeler ve söylemlerle harmanlanmış olması. Okumanızı tavsiye ederim.
Beş uzun öykünün toplamından oluşan kitap, kırsal kesimde yaşanan olayları tarihsel bir süreçte ortaya çıkarıyor. Hele sarı öküz 1915 adlı öyküyü senaryo arayan ve Çanakkale ile ilgili ciddi film yapmak isteyen yapımcılara şiddetle öneririm…