“Almanlar savaşı belki kaybedecekler ama Naziler değil. Naziler Mars’tan inmedi ki! Ama onlar Almanya’nın anasını bellediler,” dedi. “Sizin söylediğinize, Almanya’yı 1933’te terk edenler inanır belki. Topluma haykıran o kalın, o hunhar sesi radyoda dinledim ben. Bu artık bir partinin sesi değildi. Almanya’nın sesiydi.” Savaşın ve göçmenliğin ruhunu en iyi yansıtan yazarlardan biridir Erich Maria Remarque. Birinci Dünya Savaşı’nı anlattığı ilk romanı Garp Cephesinde Yeni Bir Şey Yok ile okurlarını çıkardığı yolculuk, İkinci Dünya Savaşı’nın son dönemini anlattığı Cennetteki Gölgeler ile sona erer. Romanda, toplama kampından sağ çıkan, geçerli pasaportları olmadığı için ülkeden ülkeye kaçan, sonunda yolları Amerika’da kesişen mültecilerin tedirginlikleri, savaşın sonunu bekleyişleri ve hayata tutunma çabaları anlatılır. Amerika savaştan uzak bir cennettir, mülteciler ise sadece birer gölge…
Sadece bu romanı değil, Remargue’ın bütün eserlerini tavsiye ediyorum. Fakat kitabın zaman zaman temininde zorluk yaşanıyor. Tabii ayrıca daha fazla okunmayı da hak ediyor. Kısacası böylesine kaliteli eserlere daha fazla önem verilmesi gerekir.
Basımı çok iyi ve son derece kaliteli. Umarım şu an basımı olmayan diğer remarque kitaplarını da everest yayınlarında görebiliriz. Bir gün herkes bu kitapların değerini anlayacaktır
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Garp cephesinde yeni bir şey yok tan sonra beklediğimi bulamadım.
Sadece bu romanı değil, Remargue’ın bütün eserlerini tavsiye ediyorum. Fakat kitabın zaman zaman temininde zorluk yaşanıyor. Tabii ayrıca daha fazla okunmayı da hak ediyor. Kısacası böylesine kaliteli eserlere daha fazla önem verilmesi gerekir.
Basımı çok iyi ve son derece kaliteli. Umarım şu an basımı olmayan diğer remarque kitaplarını da everest yayınlarında görebiliriz. Bir gün herkes bu kitapların değerini anlayacaktır