Dünya öykücülüğünün en tanınmış ve önemli adlarından biri olan Maupassant'ın ölüm, yalnızlık, delilik gibi ana temalar etrafında dönen öyküleri, kaynağını bir hayli kötümser bir dünya görüşünde bulur. Sosyete ya da küçük burjuva yaşantısını konu aldığı, görece olarak daha fazla mizahla yüklü öykülerinde ve romanlarında bile, alttan alta, derin bir hüzün sezilir. Maupassant, "Doğalcılık" ya da "Gerçekçilik" gibi kimi edebi ekollerin dışında kalmaya özen göstermiş ve hemen hemen tüm yapıtlarında, "seçilmiş gerçek" ya da "mütevazı gerçek" adını verdiği "kimsenin görmediği ya da duymadığı" olguları dile getirmeye çalışmıştır. Yazarlığının özgünlüğü büyük ölçüde, edebiyat tarihinde pek az benzeri bulunan bu özel yazınsal tercihinde billurlaşır. Madam Tellier'in Evi: Yalın ve çarpıcı öyküler.
Kitaptaki 2-3 öykü dışında diğerlerini okuması gerçekten çok zevkli. Geçmiş zamanlarda yazılan onbinlerce eserden gerçekten elle tutulacak nitelikteki nadir olanlardan yazmayı başardığı için, öykücülüğün temellerini atmış olan Maupassant’a çok teşekkür ediyorum.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Kitaptaki 2-3 öykü dışında diğerlerini okuması gerçekten çok zevkli. Geçmiş zamanlarda yazılan onbinlerce eserden gerçekten elle tutulacak nitelikteki nadir olanlardan yazmayı başardığı için, öykücülüğün temellerini atmış olan Maupassant’a çok teşekkür ediyorum.