Esirlikten kurtulan ama hürriyetin tadına varamayan Cengiz Dağcı'yı anlatır. "Yurdunu kaybeden adam için hürriyetin bile bir manası kalmadığını şimdi anlıyorum. İçinde doğduğum, gülüp oynadığım yerlerde benim dilim konuşulmuyor artık. Bir zamanlar, o topraklarda dilimi konuşan insanların ne olduklarını da bilmiyorum. Son fırtına, ağacı devirdi. Bizler, uçurduğu birkaç yaprak, boşlukta yolunu şaşırmış, ümitsiz ve şaşkın, meçhul bir geleceğe doğru, yalpa vurup duruyoruz."
Yazarın daha önce korkunç yıllar romanını okumuştum. Vatanını kaybeden birinin yurdunu kazanmak için katlandığı çileler anlatılmış. Çok akıcı bir roman.
bir ülkenin başka ülke boyundurluğu altına girmesi ve özgürlüğü için başka ülkeler için savaşması gibi böyle şeyler gerçekten etkileyiciydi ve üzücüydü ama akışı ve anlatışı bakımından pek beğenmedim.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Yazarın daha önce korkunç yıllar romanını okumuştum. Vatanını kaybeden birinin yurdunu kazanmak için katlandığı çileler anlatılmış. Çok akıcı bir roman.
Anlatılan dönemi içinde bulduğunuz bir kitap. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
bir ülkenin başka ülke boyundurluğu altına girmesi ve özgürlüğü için başka ülkeler için savaşması gibi böyle şeyler gerçekten etkileyiciydi ve üzücüydü ama akışı ve anlatışı bakımından pek beğenmedim.
Özgürlüğün değerini bilmek için…
Hocalarımın sürekli bahsetmesi sonucunda merak ederek aldım fakat anlatım pek akıcı gelmedi.