1997 senesi MHP - Ülkücü hareket açısından pek çok kırılma noktasını içinde barındıran bir yıl olmuştur. Bu kırılmaları “kol kırılır yen içinde kalır” mülahazası ile değerlendirip, kırık kolu giysinin içerisinde saklayabilmek mümkün değildir. Zira “kırılma” televizyonların, gazetelerin önünde yaşanmış ve artık bir “vaka” olarak kabul edilmiştir. Burada yapılan, “unutulmuş bir vakayı tekrar ısıtma” olarak da değerlendirilemez çünkü gerek harekete mensup olan gerekse harekete muarız olanlar tarafından bu yaşanmışlıkların sık sık konuşulduğu da bir hakikattir. Aynı sene içerisinde Ülkücü Hareketin Başbuğu’nun vefat ettiği, hem de toplam üç kongrenin birden yapıldığını düşününce, bu senenin “en uzun” olarak değerlendirilmesi eminim okuyucuyu şaşırtmayacaktır. “Dönemin tanıkları” Azmi Karamahmutoğlu, Hakan Ünser, Fatih Doğrucan ve Arslan Tekin ile yapılan röportajları; kısacası ülkücü harekette; örslerin, çekiçlerin, demirlerin ve aradaki demir olmak istemeyenlerin öyküsünü bu kitapta bulacaksınız.
Böyle bir kitaba ihtiyaç vardı. Öncelikle sayın yazarı kutlamak gerek. İkinci bir parti kurma çabalarının hızlandığı bir dönemde yakın geçmişte yaşananları hatırlamak gerek. malum hafızayı beşer nisyanla malul. Sözünü ettiğim yaşananları özellikle genç kuşakların değerlendirmesi kitap sayesinde mümkün olacaktır diye düşünüyorum.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Böyle bir kitaba ihtiyaç vardı. Öncelikle sayın yazarı kutlamak gerek. İkinci bir parti kurma çabalarının hızlandığı bir dönemde yakın geçmişte yaşananları hatırlamak gerek. malum hafızayı beşer nisyanla malul. Sözünü ettiğim yaşananları özellikle genç kuşakların değerlendirmesi kitap sayesinde mümkün olacaktır diye düşünüyorum.
1997deki olaylı kom-ngre anlatılıyor tavsiye ederim