Gerektiği yerde, gerektiği zamanda hayır diyebilmeyi öğrenmeliyiz. Küresel ölçekte sürdürülen standartlaşma süreçlerini kabul edenler, kötülükleri onaylıyorlar demektir. Yaşanabilir bir dünya umudu, kendi hayatımızın öznesi olmayı başardığımızda yükselebilir. Umutlarımızı sağlam temeller üzerinde inşa etmemiz gerekir. Kendi hayatımızı, kendi zamanımızı en güzel şekilde değerli kılmalı, baskı duvarlarını aşarak inandıklarımızı istemeye devam etmeliyiz.Bilinçle, aşkla, tutkuyla benimsenen inançları ve amaçları hiçbir güç durduramaz.Tarih bize, hayatlarını mutlak inançları ve anlamları yaşatmaya adayanların, bütün varlıklarını ortaya koyarak gerçekleştirdikleri destansı mücadelelerle ideolojik, politik fırtınaları nasıl aştıklarını öğretir.
Seni seviyoruz Atasoy Abi. Bu çağda sarsılmadan yerinde dimdik duran adam olduğun için seni seviyoruz .Ahzap suresinin 23. ayetini bize en iyi gösteren adam.
İleri teknoloji gücün, insan gücünü ezdiği , modernliğin geleneksel iklimi yok ettiği, modernliğin kültürel iklimlerde yarattığı belirsizliği “İslami ufku ve çerçeveyi asla yitirmeden” aşmamız gerekir. Akıl almaz zenginliklerin yarattığı akıl almaz adaletsizlikleri, küresel ayrıcalıkların küresel öfkeyi kışkırtmasını İslam dünyası kendi özünden kopmadan çözüm üretmelidir. İslam dünyası başarısızlığı nedenini dış etkilerde değil de kendinde aramalıdır.
Düşünceleri etrafında şekillenen kitap, ne yaptık sorusundan çok ne yapmalıyız sorusunun peşine düşmüştür.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
cok faydalı guzel yazılar var ıcerısınde gercekten. okumaya deger
Atasoy Müftüoğlu sağlam bir entellektüel, diğer eserleri gibi akıcı..
Seni seviyoruz Atasoy Abi. Bu çağda sarsılmadan yerinde dimdik duran adam olduğun için seni seviyoruz .Ahzap suresinin 23. ayetini bize en iyi gösteren adam.
İleri teknoloji gücün, insan gücünü ezdiği , modernliğin geleneksel iklimi yok ettiği, modernliğin kültürel iklimlerde yarattığı belirsizliği “İslami ufku ve çerçeveyi asla yitirmeden” aşmamız gerekir. Akıl almaz zenginliklerin yarattığı akıl almaz adaletsizlikleri, küresel ayrıcalıkların küresel öfkeyi kışkırtmasını İslam dünyası kendi özünden kopmadan çözüm üretmelidir. İslam dünyası başarısızlığı nedenini dış etkilerde değil de kendinde aramalıdır.
Düşünceleri etrafında şekillenen kitap, ne yaptık sorusundan çok ne yapmalıyız sorusunun peşine düşmüştür.